AZ MALİYET BÜYÜK İŞ
Kısa zamanda sayısız başarıya imza atan SAGUAR (Sakarya Üniversitesi güneş arabası) , Sakarya Üniversitesi’nin ve Türkiye’ nin gururu oldu.
SAGUAR’ın oluşumundan bu yana katıldığı yarışlar ve elde ettiği başarılar hakkında SAİTEM(Sakarya Üniversitesi İleri Teknolojiler Uygulama Topluluğu) Ekip Başkanı Mehmet Burak MISIRLI ile bir röportaj yaptık.
1.Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
Ben M. Burak MISIRLI. Metalurji ve Malzeme Mühendisliği 4. sınıf öğrencisiyim. Aralık ayından bu yana SAİTEM ekip başkanlığı görevindeyim. Daha önce de malzeme ve tanıtım ekibinde çalıştım.
2.Güneş enerjisiyle çalışan bir araba tasarlama fikri nasıl ortaya çıktı? Projeyi ne zaman hayata geçirdiniz?
2003 yılında iki mühendislik fakültesi öğrencisi tarafından ortaya çıktı. Olay böyle anlatınca çok basit geliyor. Ders sırasında alternatif enerjiler Konusu işlenirken ilk kıvılcım ortaya çıkıyor ve TÜBİTAK'ın(Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu) tüm üniversitelere yaptığı bir çağrı üzerine ilk güneş enerjili araç projemiz hayata geçiyor. Her yıl gelişen projelerle yolumuza devam ediyoruz.
3.SAGUAR’ın ilk tasarımı nasıldı?
İlk senelerde görüntüsü şimdiki araca göre (SAGUAR NL) daha keskin hatlara sahipti. Tabii yedi sene geçti üzerinden, daha iyi araçlar ortaya çıkmaya başladı. Araç ilk yapıldığında 300 kg civarındaydı, şimdi 160 kg’a kadar indi. Tabi ağırlık inince enerji daha verimli kullanılmaya başlandı.
4.SAGUAR için ne kadar süre çalıştınız?
2009 yılına gelene kadar araç, her sene modifiye edilip, güçlendirilip, daha hafifletilip yarışlara hazırlandı. Bu işlem, her yarıştan önce yaklaşık bir sene yapılıyordu. Avustralya’daki yarış bizim için çok farklı ve heyecanlı bir yarış oldu. Bu yarış için iki sene hazırlandık. Yedi senedir de sürekli bir gelişme halindeyiz.
5.Mali desteği kimden aldınız?
En başta yakın çevre vasıtasıyla oluyordu. Çünkü kimse bizi tanımıyordu ve ne yaptığımızı bilmiyordu. Bu güne gelecek olursak en son SAGUAR Projesinin 800 bin TL’lik bir maliyeti oldu. Bunun 100 bin TL’lik kısmını Sakarya Üniversitesi, geri kalan 700 bin TL’lik kısmını sponsorlarımız karşıladı. Şu an sponsorlarımız arasında TAI, Ford Otosan, YonTech, Motorola Fondation, OETK, TOBB, İTO gibi hem ulusal hem de uluslararası anlamda dünya devi firmalar var.
6.SAGUAR’la hangi yarışmalara katıldınız, aldığınız dereceler nelerdir?
İlk olarak TÜBİTAK Formula G 2005 güneş arabası yarışına katıldık ve dördüncü olduk. 2005 yılında 40-50 bin TL bütçe ile hazırlanan projelerin yanında bizim projemizin 17 bin TL ile dördüncü olması gerçekten bizim açımızdan büyük bir başarı oldu. 2006 da Türkiye ikincisi ve grup birincisi olduk. Sonraki yıl SAGUAR X6’ yla üçüncü olduk. 2008 yılında katıldığımız yarışta, son üç tur kala İTÜ(İstanbul Teknik Üniversitesi) ile başabaş giderken lastiğimiz patladı ve yarışı altıncı olarak tamamladık. Bu yarışta en iyi tasarım ödülünü aldık. 2009 da TÜBİTAK yarışına katılmadık ve Avustralya’ya gittik. Katıldığımız yarışta dokuzuncu olduk. 2010 yılında katıldığımız TÜBİTAK Formula G de sıralama turlarından önce yaşadığımız kaza nedeniyle yarışa 32. olarak başladık. Bu bizim için hayal kırıklığı oldu. Yarışı birinci olarak bitirmek varken, ikinci olarak tamamladık.
7.Avustralya’daki yarıştan biraz bahseder misiniz?
Avustralya’daki Global Green Challenge güneş enerjili arabaların katıldığı en büyük organizasyondu. Dünyanın en büyük üniversitelerinin yer aldığı bir yarıştı. Bu yarışa MIT, Michigan, Cambridge, TU Delft, Tokai, Stanford gibi dünya devi üniversiteler katılmakta. Arabaların bütçeleri bizimkinin yaklaşık 4-5 katı. Bu arenada Sakarya Üniversitesi'ninde adının olması gerçekten bizler ve üniversitemiz için büyük bir gurur kaynağı oldu. Yarış Avustralya Kıtası’nın en kuzeyinden en güneyine kadar sürdü.
3027 km boyunca güneş enerjisiyle çalışan bir arabayla gidiyorsunuz. Yarış parkur parkur, sabah 8’den akşam 5’e kadar devam ediyor. Yarış bittiğinde nerde olduğunuz hiç önemli değil. Hakem olduğunuz yere çizgi çiziyor ve orda kamp kuruyorsunuz. Çölün ortasında bile olabilirsiniz. Dolayısıyla bir yaşam savaşı da söz konusu.. Biz bayağı bir tecrübesizlik yaşadık, yarış bir pist yarışı değildi. Normal trafik içinde geçen bir yarıştı. Tecrübesizlikten dolayı kaza yaptık ve toparlanma konusunda sıkıntılar yaşadık. Buna rağmen yarışı dokuzuncu olarak tamamladık. 2011 yılında tekrar katılmayı düşünüyoruz. Bu yarıştan daha umutluyuz. Çünkü ne yapmamız gerektiğini biliyoruz.
8.Projeniz için nerelerde tanıtım yapıldı? Yeterince tanıtım yapıldığını düşünüyor musunuz?
Senede yaklaşık on fuara katılıyoruz. Bu fuarlar; güneş enerjisi fuarı, sanayi, auto show, kompozit gibi büyük fuarlar oluyor. Fuarlarda direk insanlara ulaşıyoruz. Bunun yanında hürriyet, milliyet, sabah, habertürk, tercüman, star ve zaman gazetelerinde belli aralıklarla haberlerimiz çıkıyor. Bunun dışında, televizyon programlarına da konuk oluyoruz. En son TRT’de Sektörden programına konuk olmuştuk, bu vesileyle sesimizi daha çok kitleye ulaştırdık.
9.Hedeflediğiniz yerde misiniz?
Aslında 2003 yılından beri hedeflediğimiz yere ulaştık, ancak gözümüz her zaman daha yukarıda oldu. Yaptığımız iş, bizi tabi ki tatmin ediyor ama yapılabilirliğini gördükten sonra bir üst kademeye gözümüzü dikiyoruz. Türkiye’nin en çok tanınan, sevilen, bilinen, takdir edilen bu alanda çalışan ekibiyiz. Bunun sorumluluğu da çok fazla. Çünkü katıldığımız her yarışta, insanlar bizden başarı bekliyor. Bunu yerine getirmekte çok zor. Sonuçta bizim, bir okulumuz, ailemiz, ekip dışında belirli sorumluluklarımız var. Hayatımızı parçalara ayırarak ( en büyük parçayı SAİTEM'e ayırarak ) bu projeleri hayata geçirmeye çalışıyoruz.